SERZENİŞ
26 Şubat 2024 Pazartesi
20 Aralık 2023 Çarşamba
Evlenmemekten vazgeçtim mesela.
Zaman zaman düşünmüyor değilim
Belki de bir karar olarak evlenmemiş değildim.
Sadece statü olarak..
Zamanla bir sürü şeyden vazgeçemedim.
inadımdan mesela.
Hep ben mi haklıyım ama inadım var;
inandığım şeyi savunup ona göre hareket etmekte..
Değişik duygular içindeyim.
Bir şey bir an sana aşırı doğru gelirken
bir an oluyor ve aşırı yanlış oluyor ya.
Öyle tabii sen değişiyorsun, zaman değişiyor, karşındaki durumlar ve insanlar değişiyor..
Bana sorarsan
ki niye sorasın
Kendimden de başkalarından da çok şey bekliyorum.
Nasıl beklemesin insan..
İnsan bekler, ama insan da versin bence insanın beklediğini.
Biri senden bir şey istiyor diye hemen pahası artmasın istenen şeyin..
Gecen gün ortalık toplarken küçük bir defter buldum.
Varlığını unuttuğum, yazdığımı unuttuğum..
Boyle boyle,
En güzel cümlelerim, unutulan sayfalarda kayboldu gitti gibi geliyor.
Her zaman ne cok derdim var, hep derdim var.
Sinir oluyorum. Derdim olmasın benim artık.
Herkesin bir yasamda dert kotasının olması lazım. Sonsuza kadar cok fazla dert vermemeliyiz bir insana.
Hem ailesi beceriksizce bosanıp, hem istediği okula giremeyip, hem genc yasında ölümden dönüp, hem hic durmadan tacize uğrayıp, hem inek gibi çalısıp, hem de annesi küt diye ölmesin yani insanın mesela.
Biri olduysa baska yerden rast gitsin insanın isi.
Velhasıl hep derdim olduğundan yapmak istediklerimi hic yapamıyorum. Ya da belki de dertlerime mi sıgınıyorum dersin?
23 Aralık 2022 Cuma
özlemisim
yazdıkca elim senlendi sanki bir seymiş gibi
ama herkesin bir seyi de kendine var canım
viski de insanı yakıyor
sanki hayat yakmıyor
her sabah yine de kalkıyoruz sonucta
yani raaad olun viskiyi de içmeye devam edebiliriz
boyle konustuguma bakmayın ya da bakın fark etmez
konustuklarımdan fazla, yazdıklarımdan az olabilirim.
Bilemezsiniz
zira ben de cok emin değilim.
zaten herkesin bir seyi baskasına da var...
Dolaysıyla gercekligim ziyadesiyle tartısılır
mı?
bitti mi sandık
daha yeni baslıyorum
resmen bir blog yazdığımı unutacak kadar yazmamısım
vaktim yoktu
hos zaten cok geride kaldı biliyorum
cok da umurumda degil aslında
zaten sanki kendi kendime yazmıyor muyum
sadece yayınlamanın verdiği bir yanılsama oluyor
gaz
gaz iyidir
zaten yakın zamanda aslında kendimin bir gaz bulutu olduğunu fark etmiş bulunuyorum
zor bile olmadı
müzik güzel ama
müziği sevmekten hiç utanmam
ben de oleceğim be
belki yarın
belki birazdan
kim biliyor
Hadi bakalım.
Evet merak etmeyin yeterince sarhosum
Yeterince
aslında fazlasını istiyorum ama bana bir kontrol geldi
bırakmakta zorlanıyorum.
ama bazı seyleri bıraktım evet
isi bıraktım
annemi mecburen bıraktım
isi neden bırakamayım
Kaş'ı bile bıraktım
pek inananamadım daha
o inanmıştır
sallamamıştır
sallamasın
o yüzden seviyoruz
bir seyi sallamadığı için.
Gencliğimi sevdim cok farkında olmadan
orta gencligimi farkında olarak daha cok seviyorum
ama yükü
sikeyim yükü agır
bir seylerin farkına varıp cok da bir seyin farkında olmadığını
ve vaktinin hepsini görmeye yetmeyeceğini bilmek cok sikim bişey
cok konusup bir sey mi soylemedim
pehh
9 Mayıs 2022 Pazartesi
8 Mart 2022 Salı
Başlıklar yok, çünkü hayat sınırlanamıyor.
Başına her an her şey gelebilir.
Maalesef bunu güzelliklerle değil acıyla anlayabiliyor insan.
Yanlış anlamayın hayatımda çok güzel şey var.
Ama acım gram dinmedi.
Yaşıyorum, tutunuyorum,direniyorum, seviniyorum, üzülüyorum, gülüyorum...
Ama acım gram dinmedi.
2 Haziran 2020 Salı
31 Ocak 2020 Cuma
Karar bugunden başlamalı
nerden neye başlasam
yazdıkça ağlamaktan da korkuyorum
cok fazla düşünce uçuşuyor kafamda
koca, kardeş, yegen, dostlar, iş,
annem
yok artık
inancı olmayınca insanın hayal diyebiliyor duaya
hayal ediyorum, bir gün yeniden bulaşacağımızı.
bir gün yeniden el ele oturup
onun başından bir şeylerin geçmesi bittiğinde benim başımdan geçenleri anlatmayı hayal ediyorum,
kendimi kandırdığımı bilerek.
ama bir şey düşündüm vapurda
dalgalar konuşurken, satıcılar debelenirken, kuşlar kanat çırparken..
gittiğimde ben,bilincim yani, artık bilmeyeceğim.
Yani annem yok olmayacak, var da olmayacak.
hiçlikte varlık ve yokluk birbirine denk
yani yok olduğu kadar var.
o zaman bir nevi yeniden buluşacağız,
buluşmamanın bir değeri kalmadığında.
o zamana kadar ellerimde ellerinin izi, gözlerimde göz kapakları, aklımda senelerce devam etmiş ve genellikle haklı dırdırları, kalbimde acısı...
kontrolüm yok
kontrol edebileceklerimi edebilmek için huzur istiyorum
öyle miskinlik gibi değil
içimde peace
kulaklık bok gibiymiş.
27 Ocak 2020 Pazartesi
40 yaşına geldim.
Bitmek üzere olan bir hikayenin hala başlangıcını bekliyorum.
Çok kırık kalbim çok.
Ve inanılmaz kızgınım.
Sokayım böyle yaşamın içine
ama hayat güzel
ne kadar zorluyorum kendimi
iyi şeyler düşünmek iyi şeyler söylemek için
iyi olmak için zorluyorum
olamıyorum
sokayım öyle yaşamın içine
neyi kontrol ediyorum
Sonuçlardan genel olarak memnunsan iyi kararlar vermiş oluyorsun
trilyonlarca değişken ve kendi için karar veren milyarlarca insanı ne yapalım
Herhangi milyonlarca günden birinde haberimiz bile yokken ölüveren annemizi ne yapalım.
Herhangi bir gün
telefonda yine dırdır edeceği, önce kızıp sonra seni seviyorum diyeceğim bir gün.
her gün akan gözyaşlarımı ve onların çaresizliğini ne yapalım.
kendimi kandırdığımı bile bile devam etmeye çalışmamı
pişman değilim diye diye, şunu şöyle yapsam ne olurdu sorularını
Bildiğim bütün mantıkları, inançsızlığımı, kendimi teselli edecek yüzlerce cümleyi,
hepsinin içinin bomboş olmasını
bütün bilgimi, bir tek omuz için feda edecek olmam gerçeğini
bir kez sarılsam, elimi bir kez tutsa
artık dünyada olmayan o bitmek bilmez sevgisini bir kez daha hissetsem
inanmadığın hayalete razı olmak
bütün çağrılarına, yakarışlarına karşı sessizlik.
Sokayım böyle yaşamın içine
Anneme karşılık ortalıkta cirit atan milyonlarca insana da sokayım
24 Aralık 2019 Salı
ellerim gitmiyor
şimdi de titriyor
çok zor
çok zor
kabul etmek
annem
annem
kimi var ki başka insanın
dağı gibi sırtında
duvarı gibi önünde
size acı bir haberim var
yeşil aslında o kadar yeşil değilmiş
güneş o kadar da doğmuyormuş
ve aslında şimdi yalnızmışım
insanın annesi varken hiç yalnız olmuyormuş
göz yaşı hiç azalmıyormuş
hiçbir şey mutlu etmiyormuş
vucut ve akıl ezberliyormuş her şeyi
siz artık içinde dolaşmasanız da sizi gezdiriyormuş dünyada
6 Aralık 2018 Perşembe
İnsan hiç büyümüyor galiba
ya da her şey hiçbir zaman güzel olmuyor.
Daha karmaşık, daha zehirli, daha kırılgan..
Travmalarının farkına varmak onları çözmene inan hiç yaramıyor.
İleri gitmek istesen de önünde o anda olan şey bir dağ gibi oturuyor
Zaman kuşkusuz bir ilaç ama tedavi edici asla değil
pain killer...
Bir yere gitmiyor hiçbir şey.
Omuzlarına ağır gelince sırtına yapışıyor, kalbine yayılıyor.
Ameliyatla alınamayan küçük milyonlarca tümör gibi.
En zoru, en zoru aşk...
Kim ne derse desin, en mantıklı açıklamalarla,
Sağlıktan daha vurucu, daha yıkıcı, daha karmaşık, daha zor.
Olmasa daha iyi de değil.
Çözemeyeceğin ve ilişkinin, kendinin ömrünün sonuna kadar taşıyacağın bir gizem gibi.
"Her şeyi bilmek isterdim" arzusuna inanılmaz karşı olduğum ve inanılmaz yanında olduğum günler oldu.
Şimdi fark ediyorum ki, çok şey bile, bilmek için çok fazla.
Bilgi güdülerini deforme ediyor, hareketlerin özü arkalarda sıkışmışken, sen çaresizce yapmak istediğinden çok başka bir şey yapıveriyorsun.
İnanın sınır nerede başlıyor, nerede bitiyor bilemiyorum.
Sınırları da sevmiyorum zaten.
Ama belki de gerçekten sınırlar gerekiyor.
Asla çıplak olamayacağının gerçeği de biraz ağır tabii.
Ve yükler hep kendi kendine taşınıyor...
31 Ocak 2018 Çarşamba
Hayır kötü hiçbir duygumu özgürce yaşayamıyorum ki...
Sürekli kafamda bi minnoş "ama öyle düşünmen yanlış, aslında şu da şöyle olabilir" falan.
Bi sus yaa.
Bütün dünyada herkes, bencil, kıskanç, öküz olabiliyor da bir benim mi hakkım yok.
Kendimden yoruldum resmen..
Gençken çok daha rahattım.
Hiiç düşünmüyodum hareketlerimin sonuçlarını, allahım ne özgür bir yaşam.
Şimdi anasını satayım düşünmekten yaşayamaz oldum.
Hayatımla ilgili hiçbir kontrolüm yok gibi.
Kendimi özgürleştirmek istiyorum, kabul etmek.
Ama işte şu kafamdaki minnoşlar...
Ne zaman kendimi hep daha iyi bir insan olmak için çalışmaya adadım acaba.
Bok var.
Bence çok beceremiyorum da zaten.
Anca kendimi yoruyorum, o.
Olmamışım, yapamamışlar beni.
23 Kasım 2017 Perşembe
Çünkü bir insan hiçkimse olursa herkes de olabilir
Ama ben yapamıyorum.
Sabah kahvaltısı olarak baileys alıyorum, so sopfisticated.
Gören de bişey sanacak.
Acıdır acı..
İnsanların birbirlerini sevemeyeceklerini biliyordum ama asgari müşterek her zaman olabilir gibi görünmüştü bana.
Belki ben de kimseyi sevemiyorum, en azından sınırsızca...
Yazmak anında mı iyi gelir insana.
Fi dizisi bir işkence yemin ederim.
Yatak odasının hiç sevmediğim perdelerinin üzerideki şekilleri dizinin şekline benzettim.
İnsan istemediği şeyleri yapmasına engel olamıyor her zaman.
Odayı nasıl sahiplenemediysem..
Herkes sevilmek istiyor ama bunu söylemek küçük düşürücü..
İronik değil mi
Hoş söylesen de anlayan yok belki.
Yanlış yere söylüyorsun belki.
Benim sevdiğim beni sevsin. Neden beni seveni ben sevmiyorum ki.
Hep mi başkası suçlu.
Suç mu?
Onlarca dost arasından ölmüş olanı seçtim aramak için.
Sen düşün ne çaresiz bir durum..
Ya da ölmüş olduğu için mi seçmiştim, yok yaşasaydı da onu arardım.
O zaman telefonla arardım, şimdi aklımla aradım ama bulamadım. Galiba ölümden sonra yaşam yok.
Kendini tanıtmak için kendini tanıtman hiçbir zaman yetmiyor. Karşındakinin de tanıması lazım yani.
Yoksa debelen dur.
Debelenmek dert değil de ne zaman vazgeçeceksin.
Ben onu bilemiyorum.
10 Ocak 2017 Salı
mesela köpekler
mesela dogs
ve bazı şeyler çok zor
içinde atıyorsun adımı dışına bi küçcük vuruyorsun ve bekliyorsun görülsün
biz türklerde var bu
ben türk olduğum için demiyorum
var ama var
yapamıyorsun
bekliyorsun
eziklik mi güvensizlik mi bilemiyorum
bilemiyorum ki zaten ben pek
ne yapmalı
ne yapmalı
sal derdi hasan olsa
salmıyorsam kendimden
kendim için salmıyorum
yok sen sal sal
3 Ocak 2017 Salı
20 Aralık 2016 Salı
25 Ekim 2016 Salı
İnsanlığa notlar vol: artık ben de bilemiyorum
Kelimeler, anlatmak istediğimi güzelce ifade edebilsin ki anlaşılabileyim isterdim.
Olgunluk (ki ben ne kadar olgunsam artık) insana şunu öğretiyor:
Anlam sadece sende değil anlayanın da erkindedir.
Ummaktan öteye gidemez ifade...
Öyleyse bu biraz can sıkıcı girişten sonra kolayca şunu söylemek istiyorum:
Hayatınızı belli çerçevelerde kurmak için, insanları (belki kendiniz de dahil) kandırıp, başarısız olunca da yan gelip yatamazsınız. Götünüzü kaldırıp peşinizde sürüklediğiniz insanların yaşamını kolaylaştırmak için çalışmalısınız.
Dünyanın yalanlarının yalanlığı elbet bir sabah yüzüzünüze vuracaktır.
Ve tokat sadece yüzünüzü acıtmaz..
Ya da daha kabaca söylemek gerekirse;
biraz adam değil, olduğunuzu sandığınız adam olunuz!
28 Ağustos 2016 Pazar
1 Mart 2016 Salı
HEY YOU
oku o kitabı
aç o şarkının sesini
izle şu lanet filmi
Sanat VAR!
Çünkü düşünen ve düşündüklerini sana söyleyen insanlar var
çünkü biliyorlar
bi sikim bilmediklerini en önce
belki ufacık bir ümitle...
hayalin kırılması bile...
çünkü kırılan her hayal...
o salak kafanda...
ve sen ancak ne kadar salak olduğunu anladığında
başlayacaksın görmeye
sandıkların sana yabancı geldikçe
şüphe her yerini saracak
o zaman gerçek ayaklarının altından yavaşça kayacak..
Salak
salak
Sanat VAR!
daha ne istiyorsun..
seni o alıkoyacak ölümünden bile...
5 Ocak 2016 Salı
pis bi muzik de koydum
biz eskıden koyardık muzikleri, yaslılık iste...
üzgünüm ruhum cürük
cünkü sen yokken ben acıyordum
hep sanıyorum merak etme
aynı askla
sanıyorum
en cok da o acıtıyor olabilir
romantik bir mülayimlikle degil bu merak etme
bildiğin cürümüs bi mallıkla
ve kotu diye de degil
kotu olsa cok da muhim degil zaten
gercekten bildiğin sikimde degil
kabalık olsun diye hic degil
bir ifade bicimi olarak
degil
6 yerli ev var burda
ben yedigim her seyi
ictigim birayı tek odada iciyorum
teklik icime sinmiş ki
bisey yapamam ki
cok istiyorum seni sevmek
sen olarak degil
sizken
cok
ama o kadar ki
o kadar ki
agır
sevemiyorum