30 Ağustos 2014 Cumartesi

"her şeyini paylaşabilirsin ama sorumluluk sahibi insanlarla" dedi gençten bir kız belli ki yeni tanıştığı ve kendini tanıtmak istediği kıza.
Durdurup kibarca, "paylaştıklarının yolunu takip edeceksen pek de paylaşmış olmuyorsun, bazen de verirsin bir kitabı ve geri gelmez, kaybolur hatta belki ama kim bilir kimi eline gitmiştir. Bir kitap bir yerde bulunduğunda, bir zaman mutlaka okunur, böylece sen gerçekten de paylaşmış olursun." demek istedim.
Ama yapmadım arkadaşlar.
Çekingenlikten değil üşengeçlikten...
Çünkü konuşmak; karşındaki için hiçbir şey ifade etmediğini keşfettikten sonra daha da yorucu oluyor.
Yazmak daha güzel.
Yazarken insan da daha güzel.
Akış bozulduğunda

ki hep bozulur
çünkü insan akamayacak kadar bağlıdır,

alanı sessizce terk etmek en iyisi..

29 Ağustos 2014 Cuma

Sokak kararmisti sonunda,
sesler de bize kalmisti.
Ne kadar da mutlu olduk kendimizi hatirlarken,
tam da olmamiz gereken yerde...
Travmalarimiz ve canini acittiklarimiz aklimizda otururken
ne guzel de kabul etmistik varligimizin yoklarini...
o yuzden bazi yerlerde olmamiz gerekti.
Ne mutlu ki olabilecek kadar ozgur
hic sayamayacak kadar tutsaktik.

25 Ağustos 2014 Pazartesi

Biriktirdiklerim ruhum kadar canımı da acıtmaya başladı sanki.

Kaygısı yükün kendisinden ağır.

Kendisiyle verdiği savaşta hiç kazanamıyor insan

Oysa yatıp suya,
bütün varlığı geride bırakmak isterim.